Faşizm ve Kapitalizm – Bertolt Brecht

Faşizm ve Kapitalizm - Bertolt Brecht


Kapitalizmin çarkı, sayısı gittikçe artan çeşitli ül­kelerde zorbalığa baş vurulmazsa dönmemektedir. Bazıları hâlâ döneceği kanısında, oysa muhasebe def­terlerine bir göz atarlarsa bunun karşıtının doğrulandı­ğını er geç göreceklerdir. Bu yalnızca bir zaman soru­nudur.

Faşizme karşı bir çağrı, faşizmi bir doğa zorun­luluğu olarak doğuran toplumsal nedenlere dokunmazsa dürüstlükten uzaktır. Üretim araçları üzerinde özel mülkiyetten vazgeçmeyen, faşizmden kurtulamayacak aksine ona gerek duyacaktır.

Üretim araçları üzerinde özel mülkiyet gibi söz­lerin güzellikten uzak, romantizmi az ve hiç de şiirsel olmadığını elbette biliyorum. Zaten aramızdan hiç kim­se bu sözlerin güzelliği yüzünden kullanmayı düşünme­mektedir. Yalnız gerekli sözlerdir bunlar. Daha doğru­su bu sözcüklerin ifade ettiğini söylemek gereklidir. Bu denli çirkin, kuru ve doktriner sözler kullanmak ve yaşam için gerekli paranın kazanılması ve karnımızı do­yurmak olanağı gibi ilkel konular üzerinde konuşmak­la, faşizmin zaferine göz yummak gibi bir seçimle kar­şılaşınca, ilki seçilmelidir.

Proletarya ile girişeceği tâyin edici çatışmada ka­pitalizm, en son kösteklerden de sıyrılmak ve özgür­lük, adalet, kişilik, hatta rekabet gibi kendi malı kav­ramları birbiri ardından yere çalmak zorundadır. Böy­lelikle bir zamanların büyük ve devrimci ideolojisi, en alçak dolandırıcılığa, en edepsiz yiyiciliğe, en azgın korkaklığa, kısacası faşist biçime bürünerek son sa­vaşına girişir ve burjuvazi de, savaş en aşağılık gö­rünümünü kazanmadan, savaş alanından ayrılmaz.

14 komünist gazetenin yasaklanışının onu bir öfke çığlığı atmaya itmesi gerektiğini kafa işçisine ön­ce bir başkasının hatırlatması zorunluluğunun olması niçin ürkütücüdür? Ürkütücü, çünkü hakikat ve geliş­menin sesi olan bu yerlerde böyle bir yasağa rastlan­madı ve hakikat yasaklandığında, kafa işçisinin söy­lediği veya söyleyeceği şeylerin hiç biri yasaklanma­dı. Hakikat yasağı onu etkilemiyor. Onun hakikatla hiç bir ilişkisi yok. Değersiz şeyler yazıyor, o halde yazdıkları yasaklanmayacak.. Kafa işçisi ne yapsın? Polis, hakikati yasaklıyor ve gazeteler yalana para ve­riyorlar!

HAKİKAT ÜZERİNE

1. Bir tek hakikat vardır.

Bir tek hakikat vardır, iki ya da varolan çıkar grupla­rının sayısı kadar değil.

2. Bu hakikat yalnızca ahlâksal bir kategori de­ğildir

Bu yalnız yiyici olmamak, doğruluk tutkusu, adil­lik vb. gibi bir erdem sorunu değil, aynı zamanda uy­gulama sorunudur. Hakikatin üretilmesi gerekir. Öyley­se hakikatin üretilme biçimleri de vardır.

3. Hakikatin söylenmesinin (ve bulunmasının) bir gereği olmalıdır.

Gerçekliğin itici güçlerinin kafalardaki yansıması­dır hakikat. Hakikati arayan sorunun ortaya çıkışı, gerçek durumların (gerçeklikteki değişmelerin) bir davranışı gerekli kıldığının kanıtı olarak görülmelidir. Gerekli hale gelen bu davranışla ilgili olarak sorulmalıdır soru. Soruyu ortaya çıkaran tüm durum ve koşul­lar, yanıtın konusu olmalı ve böyle de kalmalıdırlar.

4. Düşünme ve ifadenin nedeni, ifade ve düşün­mede sonuçlandırılmalıdır.

Örneğin ortaya özgürlük sorusu atıldığında, öz­gürlük isteğini doğuran baskının ne olduğu saptanma­lıdır, böylelikle gereksinilen özgürlüğün türü de sap­tanacaktır. Özgürlük sorusunu (ya da isteğini) doğu­ran nedenler, durumu değiştirmek, yani özgürlüğü ya­ratmak için kullanılmalıdır.

5. Bir ifade ya da ortaya koyuş, ancak bir tahmine de yer veriyorsa bir hakikattir.

Bu tahminde, ifade edenin davranan olarak ortaya çıkması şarttır. Tahminin gerçekleştirilebilmesi için gerekli bir kimse olarak ortaya çıkmalıdır.


“Faşizm Üzerine Yazılar”, Bertolt Brecht, Ma-Ya Yay.,1975, S. 19-20-21


 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın